Ali Babacan: Türkiye baskı ve korkuyla yönetilen bir ülke oldu

Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan, Kars’ta partisinin 1. Olağan Sarıkamış İlçe Kongresi’nde konuştu. Gündeme dair açıklamalarda bulunan Babacan, Türkiye’de gençlerin sosyal medyada paylaşım yapmaya, yapılan paylaşıma beğeni atmaya korktuğunu söyledi.

Ali Babacan: Türkiye baskı ve korkuyla yönetilen bir ülke oldu
14 Haziran 2021 - 17:44
Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan, Kars’ta partisinin 1. Olağan Sarıkamış İlçe Kongresi’nde konuştu. Sözlerine Sarıkamış şehitlerini anarak başlayan Babacan şu ifadeleri kullandı:

‘Halkın moralini bozan televizyon değil, hükûmet’

“3Y ile başlayan parti 3Y ile gidecek gibi görünüyor. Gençler sosyal medyada paylaşım yapmaktan, yapılmış paylaşımı beğenmekten korkuyor. Türkiye baskı ve korkuyla yönetilen bir ülke haline geldi. Bizim kültürümüzde sabır var, ümit var. Yoksulluktan canına kıyma diye bir şey yok. Bu hükûmet maalesef bunu da yaşatıyor. RTÜK yayın yasağı getirdi; ‘Televizyonlar bu yoksulluk intiharları haberlerini yayınlayamaz, halkın morali bozuluyor’ dedi. Halkın moralini bozan televizyon değil, hükûmetin kendisi.”

‘Merkez Bankası’nın 130 milyarlık döviz rezervini cayır cayır sattılar’

“Taraflı cumhurbaşkanı göreve başlayıp akraba bakanı görevlendirdikten sonra Merkez Bankası’nın tam 130 milyar dolarlık döviz rezervini cayır cayır satarak şu anda eksi 60 milyar dolara indirdiler. Merkez Bankası’nın kasalarında 90 milyar dolar civarında döviz ve altın görünüyor ama onlar dışarıdan borç alınmış. Hatta dışarıdan alınanın da 60 milyar doları da satılmış, onun için eksi 60’a düşmüş.”

‘Merkez Bankası’nın piyasaya 150 milyar dolar borcu var’

“Merkez Bankası’nın şu anda piyasaya 150 milyar dolar borcu var, bunun karşısında elinde sadece 90 milyar dolarlık döviz ve altın varlığı var. Bir ülkenin Merkez Bankası bu hale düşürülür mü? Yazık günah değil mi? Sizin döviz rezerviniz eksiye düşünce döviz kurlarını kontrol edebilecek herhangi bir güç elinizde kalmıyor. 2018 haziranından bu yana üç ciddi kur krizi yaşadık.”

‘Rezervleri damla damla biriktirdik, yılların emeğidir’

“Geçen ‘Merkez Bankası’nın rezervinin ne olduğu sorulur mu?’ diyor. Tabii sorulur. Biz onu damla damla biriktirdik. Bu milletin ihracatçısının, üretip ihraç eden çiftçinin, turizm sektöründe çalışan garsonun, aşçının, işçinin alın teriydi. 27 milyardan alıp 136 milyar dolara çıkarttık. Yılların emeğidir. İki yılda çarçur ettiler. İçimiz cız ediyor.”

‘Hükûmetin döviz kurlarını kontrol etme imkânı kalmadı’

“Gübre, ilaç, motorin tamamen döviz. Döviz kurunu kontrol edemiyorlar çünkü Merkez Bankası artık bağımsız değil. Hükûmetin sürekli bilinçsiz müdahalesi var. Bunun sonucunda enflasyonu da döviz kurlarını da kontrol etme imkânı kalmadı.”

‘Maliyetler arttı, satış fiyatı o kadar artmadı, satın alım gücü düştü’

“Dört kalemdeki maliyet artışlarını söyleyeyim. Bir yılda üre gübresinde yüzde 235, süt yeminde yüzde 76, mazot fiyatında yüzde 32, saman fiyatında yüzde 72 artış var. Çiftçinin borcu 150 milyarı aştı. Sadece bir sene. Maliyetler arttı ama satış fiyatları o kadar artamıyor. Vatandaşın satın alım gücü artamıyor. Devlet emekliye, asgari ücretliye açıkladığı enflasyon oranıyla zam veriyor. Dışarıdaki gerçek enflasyon farklı. TÜİK yüzde 16 açıkladı. Buna kim inanır?”

‘Bizim dönemimizde çiftçimizin yüzde 99’u borcunu ödeyebiliyordu’

“Çiftçinin toprağına, traktörüne haciz uygulamasını kaldıracağız. Bazıları diyor ki ‘Bankacılıkta bu olur, haciz koyarsın’. 11 yıl Ziraat Bankası’ndan sorumlu oldum. Bizim dönemimizde böyle bir şey yoktu. Tarımsal kredilerin ödeme oranı yüzde 99’du. Çiftçimizin yüzde 99’u borcunu gününde ve tam ödüyordu. Genel ekonomik düzen sağlam olunca, ekonominin çarkları dönünce, yüzler gülünce borç ödemek kolaylaşıyor.”

‘Cumhurbaşkanının her şeyden anlaması şart değil ama bilmediğini bilmeli’

“Türkiye bir dönem AB sürecinde çok başarılıydı. Türkiye’yi AB standartlarına yükseltmeyi hedefleyen bir kadro o başarıyı elde etti. Dış politika saygın, itibarlı, başarılı bir ülkeydik. Çünkü uluslararası ilişkiler uzmanı düzgün insanlar işin başındaydı. Bir ülkenin başbakanı ya da cumhurbaşkanının her şeyden anlaması şart değil ama bilmediğini bilmesi lazım.”

‘DEVA Partisi siyasetin iş üretme kısmında’

“Muhalefet partileri genelde problemleri ortaya koyuyor. Ancak dikkat edin, çözüm üreten kim var? Neyi yapacaklar diye sorduğunuzda orada koskoca bir boşluk var. Siyasetin bir laf üretme bir de iş üretme kısmı var. DEVA Partisi siyasetin iş üretme kısmında. Ayağı yere basan sağlam, tutarlı, uygulanabilir eylem planlarını vatandaşlarımızla paylaşıyoruz.”

‘Bu ülkenin toprağını, suyunu koruyacağız’

“Bu milletin daha fazla fakirleşmesine müsaade etmeyeceğiz. İşsizliği hızla gerileteceğiz. Aileleri kara kara düşünmekten kurtaracağız. Gençler yarınlarına endişeyle değil, heyecan ve ümitle bakacak. Bu ülkenin doğasını, mavisini, yeşilini, toprağını, suyunu koruyacağız."

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum