Neden Kasım'da seçim?
Bundan yaklaşık 1 yıl önce başlayan erken seçim tantanaları halen devam ediyor.
Özellikle muhalefet partileri, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve MHP Lideri Bahçeli’ye yönelik sandık çağrıları yapıyor.
Siyasetçiler zeki insanlar. Elbet partilerinin çıkarları doğrultusunda hareket edecekler. Hiçbir parti, sandıkta yara alacağı seçime hazırlıksız yakalanmak istemez.
Özellikle Ak Parti’deki hava bu yönde.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın siyasi hayatı boyunca belki de en ehemmiyet verdiği seçimlerden biri, önümüzdeki ilk genel seçim.
Çünkü Ak Parti döneminde ekonominin bu denli darboğaz olduğu başka bir dönem olmamıştı. Her ne kadar Millet İttifakı’nın elinde ‘kötü ekonomi’ gibi argüman olsa da bunu tam olarak lehlerine çevirdiklerini söylemek güç.
Bana göre, 6’lı masa toplantıları seçmenin gündemine bir türlü gelemedi. Muhalefetin ekonomiye dair söylemleri de çok sığ kalıyor.
Benim izlenimlerim, sadece eleştiride bulunan bir muhalefetin var olduğu yönünde. Çözümü sanırım, iktidara gelmeleri halinde 'sürpriz' olacak açıklayacaklar, şayet olursa.
Cumhurbaşkanı Erdoğan bu boşluğu elbette kendi lehine çevirecektir.
Bu konuda, Ak Parti’nin seçim çalışmalarının çoktan başladığını söyleyebiliriz.
Örneğin; en büyük beklentilerden biri olan ‘3600 ek gösterge’ konusu çözüldü. Bunun akabinde ise EYT var.
Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş da konuyla ilgili ilk kez somut açıklamaların altına imza atmıştı.
Asgari ücrete ikinci zammın gelmesi, seçim yatırımları arasında en etkili olanlarından.
Emekliye ve memura da zam verildi.
Ekonomik anlamda geriye kalan ise enflasyon ve yüksek döviz kuru.
Enflasyonu kısa vadede yenmek oldukça güç olsa da dövize müdahale mümkün.
O da piyasaların dört gözle beklediği ‘süper bono’ ile mümkün olacak. Hazine ve Maliye Bakanlığı’ndan henüz bu adım gelmedi. Hatta geçtiğimiz aylarda açıklanacağı beklentisi vardı, dolar akşam saatlerinde düştü. Açıklama süper bono ile ilgili olmayınca döviz kuru eski yerine yeniden geldi.
Peki, süper bono adımı gelirse ne olacak? 2021 Aralık ayında açıklanan Kur Korumalı Mevduat kararının ardından dövizdeki düşüşü hatırlarsınız. Her ne kadar döviz kurları aynı seviyeye yeniden çıksa da bahse konu bono adımı, aynı etkiyi yeniden gösterecektir.
Piyasanın beklentisi bu yönde.
Ayrıca, Haziran 2023’te seçime gitmek demek, kışın zamlı doğalgaz ve elektrik ile seçime gitmek demektir. Bunun bir de Mart-Nisan zamları var. Üstelik sürekli yükseliş gösteren dolar ve petrol fiyatları da cabası. Petrole zam, her şeye zam demektir.
Seçim yatırımlarından geriye sadece genel af kalıyor sanırım. Ona dair herhangi bir beklenti yok. Olacağını da sanmam.
Bilindiği üzere yasanın değişmesi ile birlikte erken seçim kararının 90 günden önce açıklanması gerekiyor. Kasım ayında seçim olacaksa eğer, ağustos ayında bu kararın açıklanması lazım.
Saydıklarımı siz tartın. Siz Cumhurbaşkanı olsanız, hangi tarihte seçim yapardınız? Kasım 2022 mi, yoksa Haziran 2023 mü? Hangisi daha mantıklı?