Depremde evi hasar alanlar nasıl yol izlemeli?
Yıkıcı deprem sonrasında hasar gören ve yıkılan binalar beraberinde birçok hukuki problemi gündeme getirdi. Kayseri’de de şiddetli 2 deprem sonrası birçok bina hasar aldı. Depremde evi hasar alan kişilerin öncelikle gerekli kurumlara gitmesi gerektiğini ifade eden Hukukçu Büşra Uğur, “Yapılan hasar tespitinin yeterli olmadığını düşünüyorsanız 30 gün içerisinde Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğüne bu kurumun bulunmadığı yerlerde kaymakamlıklara itiraz edebilirsiniz. Tekrar aynı sonuçla karşılaşırsanız dava yoluna gidebilirsiniz” dedi.
24 Şubat 2023 - 16:20
Türkiye, Kahramanmaraş merkezli 11 ili vuran yıkıcı depremin yaralarını sarmaya çalışırken bir yandan da gözler yüzyılın depreminde evleri yıkılan ve ağır hasar alan vatandaşların haklarına çevrildi. Kayseri’de de büyük depremler sonrası yapılan 12 bin 550 hasar tespit başvurusunda 121 yapıda ağır hasar tespit edildi.
Depremde evi hasar alan kişilerin öncelikle gerekli kurumlara gitmesi gerektiğini dile getiren Hukukçu Büşra Uğur, “Depremden doğan hasarlar için hasar tespitinin yapılması için ALO 181, kaymakamlıklar, belediyeler ve ilgili kuruluşlar hasar tespitinin yapılması için bir heyet görevlendiriyor. Eğer ki yapılan hasar tespitinin yeterli olmadığını düşünüyorsanız 30 gün içerisinde Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğüne bu kurumun bulunmadığı yerlerde kaymakamlıklara itiraz edebilirsiniz. Tekrar aynı sonuçla karşılaşırsanız dava yoluna gidebilirsiniz. Burada bakılması gereken nokta şu, doğan zararı tanzim edecek ilişki nereden kaynaklanıyor. Bu haksız fiilden veya sözleşmeden kaynaklanabilir. Haksız fiilden kaynaklanıyorsa eğer burada sorumlu tutulacak herkese karşı dava yolu açıktır. Eğer ki sözleşmeden kaynaklı haksız zarara uğratıldıysa bu noktada sözleşmenin tarafları arasında değerlendirmek lazım. Örneğin bir satış sözleşmesiyle evi satın aldıysanız. Satıştan dönme hakkınız, misliyle değişim ve onarım talebiniz olabilir. Ama eviniz yıkıldı ve bunun tamir etmenin, misliyle değişimin mümkün olmadığı durumlarda satıştan dönebilirsiniz. Yani ödemiş olduğunuz parayı geri alabilirsiniz. Çünkü satım sözleşmesi bir garanti sözleşmesidir. O yapının garantide olduğu sözleşme dolayısıyla aranızda tahammül halindedir. Eğer ki bu konuda mülk sahibiyseniz, yükleniciye yani müteahhide, satın aldığınız kişiye birde yapı-denetim kurumlarına gidebilirsiniz. Bu konuda her birinin sorumluluğu kadar tanzimi mümkün olacaktır. Bu kişiler müteselsilen (borcun tamamının ödenmesi) sorumludur. Bu davalar içinde 6 Şubat itibariyle süreler başlamıştır. Dolayısıyla hukuki yollara başvurmamızın önünde herhangi bir engel bulunmamaktadır” ifadelerini kullandı.
‘POLİÇEDE YAZAN MİKTAR DEVLETE BAĞLI DASK TARAFINDAN VERİLECEKTİR’
Doğal Afetler Sigortaları Kurumu (DASK) sigortası olanların zararının poliçede yazan miktarın tamamının karşılandığını dile getiren Hukukçu Uğur, “Olayın sigorta konusuna da gelecek olursak, DASK sigortasının poliçesine göre değişecektir bu durum. Poliçede yazan miktar devlete bağlı DASK tarafından verilecektir. Ancak, geriye kalan kısım için yine sorumlulara uğranılan zararın tanzimi için gidilebilecek” şeklinde konuştu.
Depremde evi hasar alan kişilerin öncelikle gerekli kurumlara gitmesi gerektiğini dile getiren Hukukçu Büşra Uğur, “Depremden doğan hasarlar için hasar tespitinin yapılması için ALO 181, kaymakamlıklar, belediyeler ve ilgili kuruluşlar hasar tespitinin yapılması için bir heyet görevlendiriyor. Eğer ki yapılan hasar tespitinin yeterli olmadığını düşünüyorsanız 30 gün içerisinde Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğüne bu kurumun bulunmadığı yerlerde kaymakamlıklara itiraz edebilirsiniz. Tekrar aynı sonuçla karşılaşırsanız dava yoluna gidebilirsiniz. Burada bakılması gereken nokta şu, doğan zararı tanzim edecek ilişki nereden kaynaklanıyor. Bu haksız fiilden veya sözleşmeden kaynaklanabilir. Haksız fiilden kaynaklanıyorsa eğer burada sorumlu tutulacak herkese karşı dava yolu açıktır. Eğer ki sözleşmeden kaynaklı haksız zarara uğratıldıysa bu noktada sözleşmenin tarafları arasında değerlendirmek lazım. Örneğin bir satış sözleşmesiyle evi satın aldıysanız. Satıştan dönme hakkınız, misliyle değişim ve onarım talebiniz olabilir. Ama eviniz yıkıldı ve bunun tamir etmenin, misliyle değişimin mümkün olmadığı durumlarda satıştan dönebilirsiniz. Yani ödemiş olduğunuz parayı geri alabilirsiniz. Çünkü satım sözleşmesi bir garanti sözleşmesidir. O yapının garantide olduğu sözleşme dolayısıyla aranızda tahammül halindedir. Eğer ki bu konuda mülk sahibiyseniz, yükleniciye yani müteahhide, satın aldığınız kişiye birde yapı-denetim kurumlarına gidebilirsiniz. Bu konuda her birinin sorumluluğu kadar tanzimi mümkün olacaktır. Bu kişiler müteselsilen (borcun tamamının ödenmesi) sorumludur. Bu davalar içinde 6 Şubat itibariyle süreler başlamıştır. Dolayısıyla hukuki yollara başvurmamızın önünde herhangi bir engel bulunmamaktadır” ifadelerini kullandı.
‘POLİÇEDE YAZAN MİKTAR DEVLETE BAĞLI DASK TARAFINDAN VERİLECEKTİR’
Doğal Afetler Sigortaları Kurumu (DASK) sigortası olanların zararının poliçede yazan miktarın tamamının karşılandığını dile getiren Hukukçu Uğur, “Olayın sigorta konusuna da gelecek olursak, DASK sigortasının poliçesine göre değişecektir bu durum. Poliçede yazan miktar devlete bağlı DASK tarafından verilecektir. Ancak, geriye kalan kısım için yine sorumlulara uğranılan zararın tanzimi için gidilebilecek” şeklinde konuştu.
FACEBOOK YORUMLAR