Obezite Üçlü Risk Yaratıyor

İngiltere’de 2.8 milyon yetişkin üzerinde yapılan yeni bir araştırma obezitenin yarattığı ölüm ve diğer hastalıklara yakalanma riskini ortaya koydu. Araştırmanın en çarpıcı sonuçlarından biri de obez bireylerde kalp yetmezliği, yüksek tansiyon ve dislipideminin bir arada görülme riskinin yüksek oluşuydu. Glasgow’da gerçekleştirilen Avrupa Obezite Kongresi’nde (ECO) de sunulan çalışmanın diğer sonuçları ise şu şekilde sıralandı: “Vücut kitle indeksi (VKİ) 40-45 olan aşırı obez bireylerde kalp yetmezliği, yüksek tansiyon ve dislipidemi (kanda kolesterol ve diğer yağların anormal seviyelerde bulunması) üçlü riski bulunuyor. Obezite hastalarının (40-45 VKİ) herhangi bir sebepten erken ölme riski yüzde 50 daha yüksektir. VKİ’si 30-35 olan bireylerin, kalp yetmezliği geliştirme riski normal kilodaki (18.5-25 VKİ) akranlarına oranla yüzde 70 daha yüksektir. VKİ’si 40-45 olan aşırı obez bireylerin Tip 2 diyabet gelişme olasılığı 12 kat daha yüksek, uyku apnesi riski ise tam 22 kat daha fazladır. VKİ’si 35-40 olanlar için, Tip 2 diyabet riski yaklaşık dokuz kat; uyku apnesi riski ise 12 kat daha fazladır”
ÇÖZÜM: SÜREKLİ EYLEM
Yapılan her yeni araştırma sonucu ile obezitenin yarattığı risklerin daha iyi anlaşıldığını kaydeden Obezite Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Tufan Ergenç bu hastalıkla başa çıkmak için “sürekli eylem” gerektiğini söyledi. Ergenç şöyle devam etti: “Obezite ile yaşayan insanların sayısı son 30 yılda neredeyse dünya çapında üç katına çıktı. Bu kaygı verici artışın halk sağlığı üzerindeki ciddi etkilerini de artık tüm çıplaklığı ile görebiliyoruz. Yapılan son araştırma da obezitenin diğer ciddi sağlık problemlerini tetiklediğini gösteriyor. Obezitede kalp yetmezliği riskinin yüzde 70 daha yüksek oluşu ve buna ek olarak aynı anda yüksek tansiyon ve dislipidemi gelişme ihtimalinin de bulunması hastalar açısından hayati tehlike yaratabilir. Kilo problemleri obeziteye dönüşmeden hekim kontrolünde gerekli adımların atılması, halk genelinde farkındalık yaratılması gerekiyor. Obezite geliştikten sonra ise hastanın hekimlerinin önerdiği tedavi programlarına uymaları ve bu hastalıkla kararlılıkla mücadele ederek sağlıklarını geri kazanmaları önem taşıyor” (BSHA)